Site icon Müzikonair

GİZEM GÜLEN | KARNAVAL.COM

gizem-gulen-karnaval-muzikonair

Karnaval radyolarının güzel haber spikeri Gizem Gülen ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Sorularını Gökçe Özcan ve Erhan Yiğitcan’ın birlikte hazırladığı röportaj aşağıda yer alıyor.

İŞTE O RÖPORTAJ!..

Erhan YİĞİTCAN, Gökçe ÖZCAN: Gizem Hanım öncelikle merhaba!.. Nasılsınız? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
Gizem Gülen: Merhaba!
Eğitimim gereği “Türkolog” sayılsam da “Türk Dili Edebiyatı öğretmenliği” için formasyonumu almış olsam da ve hâlâ “Yabancı Dil Olarak Türkçe Bilim Dalı”nda yüksek lisans tezimi bitirmeye uğraşsam da ben kendimi bildim bileli radyonun mikrofon tarafında olan kişiyim
1995 yılında TRT Ankara Radyosu’nun açmış olduğu seslendirme sınavını kazanarak “TRT Çocuk Kulübü”nün bir üyesi oldum. TRT bünyesindeki “Çocuklarla Başbaşa”, “Radyo Tiyatrosu”, “Arkası Yarın” gibi programlarda aldığım görevlerle mikrofon maceram da başladı. Ankara’da çocukluk yıllarımda, tüm bunlara dublaj ve tv programlarını da ekledikten sonra üniversite ile birlikte soluğu İstanbul’da aldım

Erhan YİĞİTCAN: Karnaval.com ile tanışmanız nasıl oldu? Ne kadar süredir oradasınız? Bu serüveni bize anlatabilir misiniz ?
Gizem Gülen: Üniversite için İstanbul’a geldiğimde bir şekilde dublaja devam etmek istiyordum ancak Ankara’dan sonra burada yola devam etmek kolay olmadı. Bir anlamda 10 yıllık emeği Ankara’da bırakıp İstanbul’da sıfırdan başladım diyebiliriz. Yine de “inadım ve burnumun dikine gitme huyum” bu konuda işe yaradı Üniversite bittiğinde ise eğitimim ile hayatımın vazgeçilmezi olan mikrofonu birleştirme vakti gelmişti işte tam böyle bir zamanda Karnaval.com ile yollarımız kesişti. Yaklaşık 2,5 yıldır buradayım.

Gökçe ÖZCAN: Karnaval.com’ da ki çalışma ortamından bize biraz bahseder misiniz?
Gizem Gülen: Karnaval.com’da işe başladığınız ilk günden itibaren sanki yıllardır orada çalışıyormuşsunuz duygusuna kapılırsınız. Kulağına ve müzik zevkine güveneceğiniz kişiler tanır ve onlardan her gün yeni bir şey öğrenebilirsiniz!

Erhan YİĞİTCAN: Peki, sizi bu sektörden soğutmaya çalışanlar oldu mu? Sizi bu sektöre bağlayan önemli etken nedir?
Gizem Gülen: Ben hem radyo, hem dublaj sektörünün kesişim kümesindenim. Beni her iki sektörden de soğutabilecek tek şey “Bana senin sesin çok güzel diyorlar ben de bu işi yapabilir miyim” sorusunu soranlar! Sektöre bağlayan şey ise sesinizle duygulara hükmetme hissi… Bazen telefonlara bile cevap vermezsiniz, konuşmaya haliniz yoktur ama mikrofon açıldığı an her şey değişir, o büyülü bir dünya!

Gökçe ÖZCAN: Aranızda yer almak isteyen genç programcılara neler söylemek istersiniz?
Gizem Gülen: Konuşmak çok kolay, sıradan bir aktivite gibi görünse de bu işi yapmak isteyenler öncelikle konuşmayı ciddiye almalı ve kelimelere hükmetmeyi bilmeli. Dünya’dan ve çevresinde olup bitenden haberdar, pratik zekâlı olmalı; ne söylediğini bilmeli. Hani bir yazı ya da şiiri okuyup ne var onda ben de yazarım diyen çok olur ama yazar/şair olmak başka şeydir ya bu da onun gibi bence… Herkes konuşur ama mikrofona konuşmak, programcılık profesyonel bir iştir.

Erhan YİĞİTCAN: Radyo Programcısı olmayı düşündünüz mü ya da daha önceden bu işi yaptınız mı?
Gizem Gülen: Aslında radyoya başlangıcım programcılık… Eskilerin çok daha iyi bildiği TRT’nin meşhur “Çocuk Saati” kuşağında başladım bu işe ama elbette şimdiki radyo programcılığından farklı bir tarzı olduğunu söyleyebiliriz o programların…

Gökçe ÖZCAN: Dublaj, seslendirme çalışmalarınız hakkında neler söylemek istersiniz? Sizin için Haber Spikerliği mi yoksa dublaj, seslendirme çalışmaları mı daha ön planda?
Gizem Gülen: Dublaj-seslendirme, kendimden ayrı düşünemediğim işim! Nereden baksak 20.yıla doğru gidiyorum : ) Düşünsenize 8 yaşında mikrofonla tanışmış bir çocuğum ben, sanıyorum kanıma girmiş bir zehir gibi. Stüdyoya girdiğiniz an artık siz, siz değilsinizdir bir anlamda sesinizi başkasına armağan edersiniz…
Haber Spikerliği ise dublajla ortak yönü konuşma olsa da farklı bir kulvar. Habercilik bana çok şey öğretti. Her şeyden önce genel kültür, bilgi birikimi, kimi zaman sinirlerine hakim olma durumu ve bambaşka bakış açıları kazandıran bir meslek. Dolayısıyla şu mesleğim ön planda diyemem ama altına imzamı atıyorsam o işin hakkını vermeliyim mantığındayım. Mükemmeliyetçilik ile obsesiflik arasındaki ince çizgi diyelim

Erhan YİĞİTCAN: Bir Haber Spikeri olarak gündemde meydana gelen gelişmeleri ne sıklıkla takip ediyorsunuz?
Gizem Gülen: Sürekli! (Çevremdekileri bıktırırcasına:))

Gökçe ÖZCAN: Peki, bir hedefiniz gerçekleştirmek istediğiniz bir düşünceniz var mı?
Gizem Gülen: Bu aralar ilk hedefim yüksek lisans tezimi bitirip teslim etmek JAma idealler konusunda elbette yapmak istediklerim var henüz yolun başındayım. Belki çocukluk yıllarımda büyük keyifle yaptığım TV macerama geri dönerim kim bilir

Erhan YİĞİTCAN: Günlük hayatınızda genellikle neler yaparsınız? Sosyal medya uygulamalarından (Facebook, Twitter, Instagram) hangisini daha sık takip ediyorsunuz?
Gizem Gülen: Sosyal medyada daha çok Twitter ve Instagram’cıyım; daha hızlı, daha dinamik olduklarını düşünüyorum. Facebook ile daha mesafeliyiz, oradan yazılan mesajları bile çok geç görüyorum ne yazık ki

Erhan YİĞİTCAN, Gökçe ÖZCAN: Röportaj için teşekkür ederiz. Son olarak sitemiz Müzik OnAir ile ilgili olarak neler söylemek istersiniz?
Gizem Gülen: Ben teşekkür ederim; sektöre katkınız yadsınamaz, güzel işlerinizin devamını bekliyoruz.

Exit mobile version